Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

millî olmak

  • 1 millî

    millî [-iː] national; Volks-;
    millî bayram Nationalfeiertag m;
    millî gelir Nationaleinkommen n;
    millî olmak in die Nationalmannschaft ausgewählt werden;
    millî park Nationalpark m;
    Millî savunma bakanı Verteidigungsminister m;
    millî takım Nationalmannschaft f

    Türkçe-Almanca sözlük > millî

  • 2 выступать

    ilerlemek; çıkmak,
    hareket etmek; söz almak,
    konuşmak
    * * *
    несов.; сов. - вы́ступить
    1) ( выходить вперёд) çıkmak; ilerlemek
    2) (отправляться в путь и т. п.) çıkmak; hareket etmek

    выступа́ть в похо́д — geziye çıkmak; sefere çıkmak

    3) тк. несов., ирон. ( важно шагать) fıstıki makam yürümek
    4) тк. несов. ( выдаваться) çıkıntı oluşturmak

    дом выступа́ет на метр вперёд — ev caddeye bir metre tecavüz ediyor

    ба́лка выступа́ет из стены́ на 30 см — putrel duvardan 30 sm dışarı çıkık / çıkmış

    5) в соч.

    выступа́ть из берего́в — taşmak

    6) (появляться, проступать - о сыпи, пятнах и т. п.) dökmek

    у неё вы́ступили слёзы на глаза́х — gözlerinden yaş geldi

    у него́ на лбу́ вы́ступил кру́пный пот — alnı boncuk boncuk terledi

    у неё на губа́х вы́ступила лихора́дка — dudağı uçukladı

    7) ( публично) söz almak, konuşmak; (sahneye) çıkmak

    выступа́ть по ра́дио — radyoda konuşmak

    выступа́ть на собра́нии — toplantıda söz almak

    выступа́ть с отчётным докла́дом — rapor okumak

    вы́ступить по телеви́дению — televizyondan bir konuşma yapmak

    вы́ступить в печа́ти со статьёй — basında bir yazı yayınlamak

    выступа́ть с проте́стом — protestoda bulunmak

    выступа́ть за мир — barıştan yana olmak

    выступа́ть про́тив войны́ — savaşa karşı çıkmak

    выступа́ть в соревнова́ниях — yarışmalara katılmak

    выступа́ть в тяжёлом ве́се (о борце)ağır sıklette güreşmek

    выступа́ть за национа́льную сбо́рную (кома́нду) — milli formayı giymek, milli olmak

    выступа́ть с ле́кциями — konferans(lar) vermek

    выступа́ть с конце́ртами — konser(ler) vermek

    выступа́ть в ро́ли Га́млета — Hamlet rolüne çıkmak

    выступа́ть в ро́ли / в ка́честве адвока́та кого-чего-л.avukatlığını yapmak

    под како́й бы личи́ной он ни выступа́л... — hangi kisveye bürünürse bürünsün...

    ••

    вы́ступить в похо́д про́тив чего-л.bir şeye karşı sefer açma

    Русско-турецкий словарь > выступать

  • 3 цвет

    (окраска) renk
    * * *
    I м
    renk (-ği)

    цвет лица́ — beniz (- nzi)

    кра́сить что-л. в жёлтый цвет — sarıya boyamak

    соро́чка бе́лого цве́та — beyaz gömlek

    ••

    защища́ть цвета́ национа́льной сбо́рной — спорт. milli olmak

    II м
    1) çiçek (-ği)

    цветы́ — çiçekler

    ли́повый цвет — ıhlamur çiçeği

    2) перен. (лучшая часть чего-л.) en seçkin bölüm

    цвет нау́ки — en seçkin bilginler

    3) в соч.

    я́блони в цвету́ — elma ağaçları çiçek açmaktadır

    ••

    он у́мер во цве́те лет — gençliğine doyamadan öldü

    Русско-турецкий словарь > цвет

  • 4 menfaat

    - ti
    заинтересо́ванность; по́льза, вы́года

    menfaatine — ра́ди, в интере́сах кого-чего-л.

    menfaat koparmak — извлека́ть по́льзу / вы́году / при́быль

    millî menfaatlere uygun olmak — соотве́тствовать национа́льным интере́сам

    Türkçe-rusça sözlük > menfaat

  • 5 garaz

    а
    1) цель, намере́ние
    2) неприя́знь, недоброжела́тельство; вражда́, зло́ба, не́нависть

    garazla — зло́бно, с не́навистью

    - a garaz bağlamak — затаи́ть зло́бу против кого

    - a (karşı) garaz beslemek — пита́ть не́добрые чу́вства к кому

    - a garazı olmak — чу́вствовать неприя́знь к кому, затаи́ть зло́бу против кого, пита́ть не́нависть к кому

    millî garaz — национа́льная рознь

    3) скры́тая вражде́бность; злопыха́тельство; та́йное [зло́е] намере́ние; за́дняя мысль

    Büyük Türk-Rus Sözlük > garaz

  • 6 söylemek

    vt
    1) sagen
    birine bir şey \söylemek jdm etw sagen
    söyleyeceği olmak etw zu sagen haben
    2) singen
    millî marşı \söylemek die Nationalhymne singen
    şarkı \söylemek (ein Lied) singen

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > söylemek

См. также в других словарях:

  • Nureddin Pasha — This article is about an Ottoman army officer. For an Ottoman grand vizier, see Abdurrahman Nureddin Pasha. Nureddin İbrahim (Konyar) 1309 (1893) P. 31 Miralay Nureddin Bey …   Wikipedia

  • Cevdet Kılıçlar — Born 5 May 1972(1972 05 05) Kayseri, Turkey Died 31 May 2010(2010 05 31) (aged 38) International waters of the Mediterra …   Wikipedia

  • Nureddin Pascha — im Jahr 1922. Nureddin Pascha oder Nur ad Din Pascha (türkisch Nurettin Paşa oder Nureddin İbrahim Konyar) auch Bärtiger Nureddin (türkisch Sakallı Nurettin; * Dezember 1873 in Bursa; † 18. Februar 1932 in Istanbul) war ein türkischer …   Deutsch Wikipedia

  • vasıta — is., Ar. vāsiṭa 1) Araç Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür. Atatürk 2) Aracı Geçim bakımından da aynı yolu tutanlar vardır; memur kayırmak, mümkünse vasıta olmak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönül — is., nlü 1) Sevgi, istek, düşünüş, anma, hatır vb. kalpte oluşan duyguların kaynağı Gönüllerin birbirine kaynaştığı o günler millî bayramlarımızdan biriydi. O. S. Orhon 2) mec. İstek, arzu Okumaya gönlün var mı? Birleşik Sözler gönül avcısı gönül …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dolup taşmak — 1) gereğinden çok olmak, gereğinden çok kaplamak Dışarıda bulutsuz bir temmuz göğü, öğle güneşinin yakıcı aydınlığıyla dolup taşıyordu. N. Cumalı 2) çok kalabalık olmak Millî takımın karşılaşmalarında stadyumlar dolup taşıyor …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Human rights in Turkey — Republic of Turkey This article is part of the series: Politics and government of the Republic of Turkey …   Wikipedia

  • baba — is. 1) Çocuğun dünyaya gelmesinde etken olan erkek Türk babanın ve Türk ananın çocuğu Türktür. Anayasa 2) Çocuğu olmuş erkek, peder 3) Kazılarda çıkarılan toprağın miktarını hesaplayabilmek için yer yer bırakılan toprak dikme 4) Çatı merteği 5)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bezenmek — nsz Bezeme işine konu olmak, süslenmek Yüzlerce sene vakıflarla bezenecek olan İstanbul da fetihten sonra, millî mimar, yeni bir merhaleye girmişti. Y. K. Beyatlı Birleşik Sözler özene bezene …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • burkulmak — nsz 1) Burkma işine konu olmak 2) mec. Üzüntü duymak Hayatımızda bozukluğunu, yokluğunu içlerimiz burkularak duyduğumuz ne vardır ki millî şuur eksikliğinden gelmesin? O. S. Orhon 3) Kol, parmak vb. birdenbire kendi eklemi üzerinde dönmek, bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • haysiyetiyle — zf., esk. Nedeniyle Millî bir mesele olmak haysiyetiyle ... Atatürk …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»